E-posta 04.12.2011'de eklendi.

Size 'seni seviyorum' demesini beklemek yerine, el tutuşuna, sizinle konuşma şekline dikkat ederek, asıl duygularını açığa çıkarabilirsiniz.

Seviyor mu, sevmiyor mu? Beyninizi en çok kemiren soru bu olmalı... Bunu anlamak bazen gerçekten zordur. Davranış uzmanlarına bakacak olursak, bu sorunun cevabını davranışlardan kolayca anlayabilirsiniz. Aşk potansiyelinizi öğrenmek için aşağıdaki sorulara cevap verin. Eğer ikisi ya da daha fazla soruya olumsuz cevap verirseniz, yazının devamında ilişkinizin sıcaklığını tespit etmenin yollarını bulacaksınız.

Konuşma biçimi
1- Sizinle birlikte gelecekten söz eder mi? Birlikte bir tatil planı da olabilir.
2- Sizin sorunlarınıza yardımcı olmak için fedakarlıkta bulunur mu (programını, hayat stilini vs. aksatır mı?)
3- Size sarıldığında, bunu duygulu yaptığını hisseder misiniz?
4- “Seviyorum” kelimesini konuşma esnasında sık kullanır mı? Örneğin “Seninle sabahları geçirmeyi seviyorum” gibi sözler söyler mi?

İlişki uzmanı Michael Myerscough’a göre; bir erkeğin sizi sevip sevmediğini davranışlarından ve konuşmalarından anlamanız mümkün. “Kendinizi düşünün. İki erkekten bahsedersiniz. İlkini tarif etmek için ‘hoş biri’ ifadesini kullanırsınız, diğeri için ‘gerçekten hoş biri’ ifadesini. Analiz edecek olursak, muhtemelen ikinci kişiyi beğendiğinizi söyleriz. Aynı analizi partnerinizin konuşmaları üzerinde yapın. Sizinle birlikte bir gelecek hayal eden bir erkek yaz tatili planları yapar, sizinle öylesine vakit geçiren biriyse sırf günlük veya çok yakın planlar yapar. Sizin sorunlarınızla ilgilenme tarzı da duyguları hakkında birçok ipucu verir. Sizinle kalıcı bir ilişki düşünen erkek sorunlarınızı kendi sorunlarıymış gibi değerlendirir ve çözmenizde aktif rol oynar, diğeri çırpınışlarınızı seyretmekle yetinir. “Sevmek” kelimesini ne kadar sık kullandığı da önemli bir gösterge. Sizinle bir şey yapmayı sevdiğini söylerse, sizi seviyor demektir. Sizinle yaptığı, markete gitmek gibi rutin bir aktiviteyi bile maceraymış gibi anlatıyorsa, bu aktiviteden keyif aldığını bilin.

Vücut dili
1- Dışarıdayken elinizi tutar mı?
2- Dokunmayı seven biri midir?
3- Konuştuğu zaman gözlerinizin içine bakar mı?
4- Aynı zamanda güler misiniz?

“Big Brother” programı için vücut dili analizi yapan vücut dili uzmanı Robert Phipps’e göre; sevdiğiniz insanın duygularını ölçmek için kullanacağınız en gerçeğe yakın ölçüt vücut dilidir. “Vücut dili yalan söylemez. Hiç kimse duygularını yüzde yüz saklayamaz” diyor uzman. Aynı uzmana göre, vücut dili analiz etme konusunda erkekler çok usta değiller ama kadınlar genelde doğru değerlendirme yaparlar. Vücut dili konusuna gelince, aşkını ille de topluluk içinde göstermesini beklemeyin. Bazı erkekler toplulukta sevgililerini öpmekten veya el ele sarılıp dolaşmaktan çekinirler. Bu, onları sevmedikleri anlamına gelmez. Vücut dili konusunda önemli olan bir olay var: yansıma olayı. Benzer veya aynı tepkiler vermeniz son derece önemli. “ Uyumlu çiftler senkronize hareket ederler. Barda bile içkilerini aynı anda masadan kaldırırlar. Biri diğerine olan ilgisini kaybedince, bu yansıma ortadan kalkar” diyor Phipps. Birine gerçekten aşıksanız, aynı tip esprilerden hoşlanırsınız, aynı şeylere gülersiniz. Aşk kaybolmaya başlayınca, ilk başta eğlenceli bulduğunuz şeylere sinirlenmeye başlarsınız. Vücut dilinin bir diğer önemli yönü göz temasıdır. Uzmanlara göre, uyumlu çiftler birlikte oldukları zamanın yüzde 70’inde göz göze gelirler. İlişki bozuldukça, göz teması yüzde 30’lara inebilir.

Aldatan gözler
1- Aldatma konusunda aranızda hiç tartıştınız mı?
2- Güzel bir kadına baktığını yakaladığınızda birlikte güler misiniz?
3- Eski sevgilisiyle buluşmasına izin verir misiniz?
4- Eski ilişkisinde aldattıysa, aynı şeyi size de yapacağını düşünür müsünüz?

Aldatma aldatmadan sonra bunun etkilerini ortadan kaldırma konusunda uzman olan psikolog Susan Marchant Haycox’a göre; aldatma son derece hassas, ilişkiyi noktalayabilen bir konu. Birçok erkek, sarhoşken yaptığı bazı hataları hata olarak değerlendirmez çünkü aldatmayı aldatma saymak için içinde aşk olması gerektiğini düşünür. Fırsatı değerlendirmek diye adlandırdıkları durumu aldatma olarak görmezler. Aldatma konusunda, düşünce ve tutumunuzu aranızda konuşup, ortak bir bakış açısına ulaşmalısınız. Başkasıyla yatmak tabii ki suç ama güzel bir kadına bakması sizi aynı ölçüde rahatsız etmemeli. “Güzel bir kadına bakması sizi sevmediği anlamına gelmez. Siz hiç yakışıklı erkeklere bakmaz mısınız? diyor aynı uzman.

Eski sevgilisiyle arkadaş kalma konusuna gelince, belki kabul edilmesi zor olaydır ama sevgilinizin kadın arkadaşları olabileceğini ve bunlardan birinin eskiden yattığı sevgili de olabileceğini kabul etmelisiniz. Ona güvenmeyi öğrenmelisiniz. Güvensizlik sevgilinizi sizden uzaklaştıracak olayların başındadır; bunu unutmayın. Geçmişinde sevgiliniz sevgilisini aldatmış olabilir. Aynı şeyi size de yapacağını düşünmemelisiniz. Bu konuyu konuşmalısınız. Neden aldattığını öğrenmeye çalışmalısınız. Kendi kendinize bazı yargılara varmak yerine, onu dinleyin. Onun geçmişinden ikiniz de bazı dersler çıkarabilirsiniz.

“Yoğun iş temposu, stres, ve alkol, cinsel isteğinin azalmasına yol açmış olabilir.”

Seks stili
1- Ayıkken de aynı oranda mı seks yapmak ister?
2- Seks sırasında birbirinize gerçekten duygusal olarak bağlı hisseder misiniz?
3- Ön sevişme sizi şımartır mı?
4- Seks havasında değilken, genelde stres faktörünü mü suçlar?

Seks şehvet, güç ve libidodan ibaret, o yüzden cinsel davranışları gözlemleyerek “Beni seviyor mu? Sorusuna cevap vermek zordur. Önemli olan zaman içinde davranışlarının değişip değişmediğini gözlemek. Her erkeğin tipik bazı davranışları var, önsezilerinizi kullanarak ilgisinin azalıp azalmadığını anlayabilirsiniz. Eğer sizinle mecburiyetten birlikte olduğunu hissediyorsanız, bir probleminiz var demektir. Ama daha önceye nazaran seks isteği azaldıysa, bunu ille de sizinle ilgili olması gerekmiyor. Yoğun iş temposu veya aşırı alkol tüketimi de libidoyu azaltır. Sizi sevip sevmediğini anlamak için en iyi yöntem onu yatakta bir numara hissettirip, bu konuda sorularınızı sormaktır.

Tartışma yöntemi
1- Onunla tartıştıktan sonra kendinizi hafiflemiş hissediyor musunuz?
2- Bir kavgadan sonra özür dilemekten hoşnut mu?
3- Kavgaları önleme gibi bir davranış sergiler mi?
4- Kavga ettikten sonra davranışlarını düzeltir mi?

“Sağlıklı tartışmalar iyi sonuç doğurur” diyor sosyolog Irma Kurtz. “Bu tür tartışmalar yapılan hatalar için bir özür ve ileriye dönük bir davranış düzelmesiyle sonuçlanmalı. Bu tartışmalardan her iki taraf da kazanlı çıkar ve ilişki güçlenir.

Yine de, tabii ki tartışmalar arzulanan bir tutum değil. Kavga ederken, dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var. Maddi konularda tartışmalar kırıcı olabilir çünkü güç oranlarını ortaya çıkarır. Maddi olarak daha güçlü olan partnerin en ufak bir isyanı farklı değerlendirilir ve diğer kişinin alınganlık yapmasına yol açar. Bu durumda empati kurmak çok önemli. Partnerinizin ne hissettiğini düşünmek ve ona göre hareket etmek yapılacak en doğru hareket. Tartışmaların ilişkinin bir parçası olduğunu kabul etmelisiniz. İnsanların bakış açısı zamanla değişebilir ve bu değişikliklerden dolayı tartışmalar yaşanabilir. Sorunları içinize atıp isyan etmek yerine, çözüm yoluna gitmek daha mantıklı.

Tartışmalar sırasında bile partnerinizin duygularını sınayabilirsiniz. “Sizi nasıl dinlediğini gözleyerek duygularını anlayabilirsiniz. Aynı zamanda tartışma kapılarını kapatan, belli konulara girmeyen partnerinize dikkat etmeniz gerekir. Böyle bir partnerin size bağlılığı şüphelidir. Aranızdaki sorunların hallolup olmaması onu fazla ilgilendirmez. Özür dileme konusu ilişkilerde başı başında bir problem. Bazı erkekler haksız olsalar bile özür dilemeyi kabullenemezler, bunu ego sorunu olarak görürler. Bu konuda sizin tutumunuz önemli. Açık açık dile getirmese de hareketleriyle pişmanlık duyduğunu anlatması sizin için yeterliyse, özür dilememesi konusunu problem yapmayabilirsiniz. Her ikiniz de kurallara göre oynadıktan sonra, tartışmalar yapılacağını korur ve ilişki bundan olumlu etkilenir.